Doğa Yürüyüşleri ve Kamplar

Doğa ile başbaşa maceralar...

Şehir ve Kültür Gezileri

Şehirlerin tarihi ve kültürel dokusunda gezinmeceler...

Aktivite Gezileri

Eğlenceli ve adrenalinli aktiviteler...

Tarihi Geziler

Tarih kokan bölgelerde ve mekanlarda keşifler...

Sosyal Aktiviteler ve Etkinlikler

Turnuvalar, Spor etkinlikleri, fuarlar, seminerler ve buluşmalar...

Ulusumuzun Kalbinin Attığı Yer 'Anıtkabir'

Anitkabir-Ankara            
Mustafa Kemal ATATÜRK

Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu, Türk ulusunun babası, atası, büyük önderi ve bütün dünyayı kendine hayran bırakan büyük asker, büyük kumandan, büyük devrimci , büyük devlet adamıydı o Mustafa Kemal ATATÜRK!

Bu ulusa yaşattığı sayısız zafer ile egemenliğimizi, bağımsızlığımızı yeniden armağan etti bize. Bu millete, bu devlete can verdi, uğrunda ölünecek bir bayrak verdi.. Yüce Türk milletinin gücüyle bu ülkenin temellerini attı ve geleceğini de ördü ilmek ilmek.. 2 paragrafta anlatılmaz Mustafa Kemal ATATÜRK.. Kitaplar, tarihler, nefesler yetmez onu anlatmaya..

Türk milletini aşık etti kendine, sonra da 10 Kasım 1938'de göçtü gitti aramızdan bu ülkeyi bu ülkenin gençlerine emanet ederek..
             Mustafa-Kemal-Ataturk-Banner

Ulu önder "Beni milletim nereye isterseniz beni oraya gömersiniz, fakat benim hatıralarımın yaşayacağı yer Çankaya olacaktır" demişti.

Atamızın aramızdan ayrılışı ile birlikte ona yakışır bir kabir yeri düşünülmeye başladı. Yer olarak Çankaya'yı tam karşıdan gören Rasattepe, bugünkü adıyla Anıttepe seçildi.. Anıtkabir'in projesi için pek çok ülkeden teklif geldi. 49 proje arasından Prof. Emin Onat ve Doç. Orhan Ada'nın projeleri kabul edildi. Anıtkabir'in yapımı yaklaşık olarak 9 yıl sürdü. Bu süre içinde Atatürk'ün naaşı 21.10.1938-10.10.1953 tarihleri arasında 15 yıl boyunca Etnografya Müzesinde tutuldu.

Ataturk-Gecici-Mezar-Yeri-Etnografya-Muzesi            
Anıtkabir o kadar ince bir düşünce ve o kadar yoğun bir duygu ile yapıldı ki her köşesinde ayrı bir anlam, her köşesinde ince bir ayrıntı gizli..

Her yıl 10 Kasım'da düzenli olarak ziyaret ettiğim Atamı çeşitli nedenlerden dolayı Anıtkabir'e gidememiş ya da gidip bu detayları yakalayamamış herkes için dilimin döndüğünce anlatmaya çalışacağım..

***

Anıtkabir

Anıtkabir'de girişte ilk olarak sizleri karşılıklı olarak inşa edilen İstiklal ve Hürriyet kuleleri karşılıyor. Bu girişe 26 adet merdiven ile çıkılıyor. 

           
İstiklal Kulesi

           
Anıtkabir girişinin sağ başındaki İstiklal kulesinin içindeki kabartmada ayakta duran ve iki eliyle kılıç tutan bir gencin yanında bir kaya üzerinde duran kartal figürü görülür. Kartal, mitolojide ve Selçuklu sanatında gücün, istiklal ve bağımsızlığın sembolü olarak tasvir edilmiştir. Kılıç tutan genç ise istiklali savunan büyük Türk milletini temsil eder. Kabartma Zühtü Müridoğlu'nun eseridir.

Kulenin içinde ayrıca Anıtkabir'in büyük bir maketi ve Anıtkabir'i tanıtıcı ışıklı panolar yer almaktadır.

Ayrıca kule duvarlarında Atatürk'ün İstiklal ile ilgili sözleri yer almaktadır.

Ulusumuz en korkunç yok oluşla son buluyor gibi görünmüşken, tutsak edilmesine karşı evladını ayaklanmaya davet eden atalarının sesi, kalplerimiz içinde yükseldi ve bizi son Kurtuluş Savaşı'na çağırdı. (1921)
* Hayat demek savaşma, çarpışma demektir. Hayatta başarı kesinlikle savaşta başarı kazanmakla mümkündür. (1927)
* Biz hayat ve bağımsızlık isteyen ulusuz ve yalnız ve ancak bunun için hayatımızı hiçe sayarız. (1921)
* İnsaf ve merhamet dilenmek gibi bir prensip yoktur. Türk ulusu, Türkiye'nin gelecekteki çocukları, bunu bir an hatırdan çıkarmamalıdırlar. (1927)
* Bu ulus bağımsızlıktan yoksun olarak yaşamamıştır, yaşayamaz ve yaşamayacaktır, ya istiklal ya ölüm. (1919)

Kulenin önünde ulusal kıyafetler giymiş 3 adet kadın heykelden oluşan 'Kadın Heykel Grubu' bulunmaktadır. Bu kadınlardan kenarlarda bulunanlar yere kadar uzanan kalın bir çelenk tutmaktadırlar. Başak demetlerinden meydana gelen çelenk, Türkiye'nin bereketini temsil etmektedir. Soldaki kadın elindeki kapla Atatürk'e Allahtan rahmet dilemekte, ortadaki kadın ise eliyle yüzünü kapamış ve ağlamaktadır. 

Bu heykeller Türk kadınının Atatürk'ün ölümünün derin acısı içinde bile gururlu, ağırbaşlı ve azimli oluşunu simgelemektedir. Heykel grubu Hüseyin Anka Özkan'ın eseridir. 

Hürriyet Kulesi

              
Anıtkabir girişinin sol başındaki Hürriyet kulesinin içerisinde elinde kağıt tutan melek figürü ile meleğin yanında şaha kalkmış bir at bulunmaktadır. Melek figürü bağımsızlığın kutsallığını, elindeki kağıt ise 'Hürriyet Beyannamesini' tasvir etmektedir. At figürü ise hürriyet ve bağımsızlığın sembolüdür. Kabartma Zühtü Müridoğlu'nun eseridir.

Kulenin içinde Anıtkabir'in inşaat gelişimini gösteren fotoğraflar ve inşaatta kullanılan taşların örnekleri yer almaktadır. 

Ayrıca kule duvarlarında Atatürk'ün Hürriyet ile ilgili sözleri yer almaktadır.

Esas, Türk ulusunun saygın ve onurlu bir ulus olarak yaşamasıdır. Bu esas ancak tam bağımsızlığa sahip olmakla sağlanabilir. Ne kadar zengin ve bolluk içinde olursa olsun bağımsızlıktan yoksun bir ulus, uygar insanlık karşısında uşak olmak durumundan yüksek bir işleme hak kazanamaz. (1927)
* Bence, bir ulusta şerefin, onurun, namusun ve insanlığın sürekli olarak bulunabilmesi kesinlikle o ulusun özgürlük ve bağımsızlığına sahip olabilmesiyle mümkündür.
* Özgürlüğün de, eşitliğin de, adaletin de dayandığı ulusal egemenliktir.
* Bütün tarihsel yaşantımızda özgürlük ve bağımsızlığa sembol olmuş bir ulusuz.

Kulenin önünde 3 erkekten oluşan 'Erkek Heykel Grubu' bulunmaktadır. Sağdaki erkek başında miğferi ve kalın kaputu ile kahraman Türk askerini, onun yanındaki elinde kitap olan heykel Türk gençliğini ve aydın Türk insanını, biraz gerideki yerel kıyafetli heykelde ise Türk köylüsünü tasvir etmektedir. Heykellerin yüzündeki derin acı ile Türk milletinin kendine özgü ağırbaşlılığı ve yüksek irade gücü temsil edilmiştir. Heykel grubu Hüseyin Anka Özkan'ın eseridir. 

Aslanlı Yol


      

Anıtkabir'e gelen ziyaretçileri Ata'nın huzuruna hazırlamak için yapılmış olan aslanlı yol, 262 metre uzunluğundadır. Bu yolun sağ ve sol tarafında toplam 24 adet aslan heykeli bulunmaktadır. Bu 24 aslan, 24 boyu temsil etmektedir. Aslan, Türk kültüründe gücün ve kuvvetin sembolü anlamına gelmektedir. Aslanların kedi gibi yatar pozisyonda olması ise bu büyük gücün barışseverliğini sembolize eder. Aslanların yola çift çift dizilmesinin sembolü ise milletin birlik ve beraberliğini vurgular.


Aslanlı yola döşenen taşlar özellikle asimetrik olarak döşenmiştir. Ayrıca taşların arasında beşer santim aralıkların içinde çimler döşenmiştir. Burada ziyaretçilerin bu yolda yürürken sağa, sola  ve yukarıya bakmamaları, daima yere bakarak yürümeleri amaçlanmıştır. Bu yolda mimarların tasarladığı gibi 'başınız önde yürümeli' Ataya saygılı bir şekilde Atanın huzuruna çıkmalısınız. Buraya kim gelirse gelsin beden dili ve psikolojik olarak başını öne eğdiği ve bu şekilde yürüdüğü görülmektedir.

         
Aslanlı yolu yürüdüğünüzde tam karşınızda 33.53 metre yükseklikte şanlı Türk bayrağımız dalgalanmaktadır. Amerika'da özel olarak yaptırılan bu direk Avrupa'nın tek parça bayrak direklerinin en büyüğüdür. 4 metresi kaidenin altında bulunmaktadır. Amerika'da yaşayan Türk asıllı Nazmi Cemal tarafından kendi bayrak direği fabrikasında imal edilip Anıtkabir'e hediye edilmiştir.

Bayrak direğinin kaidesindeki kabartmada meşale Türk medeniyetini, kılıç taaruz gücünü, miğfer savunma gücünü, meşe dalı zaferi, zeytin dalı ise barışı simgelemektedir. Türk bayrağı ise bu değerler üzerinde dalgalanmaktadır.

           

Mehmetçik Kulesi

Aslanlı yolun bitiminde sağda yer alan kuledir. Kulenin dış yüzeyinde bulunan kabartmada cepheye gitmekte olan Mehmetçik'in evinden ayrılışı ifade edilmektedir. Bu kabartmada elini oğlunun omuzuna atmış ve oğlunu cepheye gönderirken hüzünlü ama gururlu Türk annesi tasvir edilmiştir. Kabartma Zühtü Müridoğlu'nun eseridir.

Kulenin içinde 60 kişilik sinevizyon salonu bulunmaktadır. Burada ziyaretçilere Anıtkabir hakkında bilgilerin yer aldığı kısa filmler izletilmektedir.

Müdafaa-i Hukuk Kulesi

Aslanlı yolun bitiminde solda yer alan kuledir. Kulenin dış yüzeyinde bulunan kabartmada Kurtuluş Savaşı'nda ulusal birliğin temeli olan Müdafaa-i Hukuk temsil edilmektedir. Kabartmada bir elinde kılıç tutarken diğer elini sınırlarımızı geçen düşmana dur diyen erkek figürü temsil edilmiştir. İleri uzattığı elin altındaki ulu ağaç Türkiye'yi, onu koruyan erkek figürü ise kurtuluş amacı ile birleşip kenetlenen Türk milletini tasvir etmektedir. Kabartma Nusret Suman'ın eseridir.

Kulenin içinde Anıtkabir ile ilgili çeşitli kitaplar ve hediyelik eşyalar bulunmaktadır.

                             

Zafer Kulesi

           
Tören alanına girdiğinizde sol kısımda yer almaktadır. Kule içerisinde Atatürk'ün naaşını 19 Kasım 1938'de Dolmabahçe Sarayı'ndan alarak Sarayburnu'nda donanmaya teslim eden top arabası sergilenmektedir. Kule içerisinde Atatürk'ün zaferleriyle ilgili sözlerin bulunduğu kabartmalar mevcuttur.

İsmet İnönü Mezarı (Lahdi)


Barış ve Zafer kuleleri arasında Atatürk'ün en yakın silah arkadaşı olan İsmet İnönü'nün sembolik lahdi bulunmaktadır. 25 Aralık 1973'te vefat eden İsmet İnönü Kurtuluş Savaşı'nın Batı Cephesi komutanı ve Türkiye Cumhuriyeti'nin ikinci Cumhurbaşkanı'dır.

İsmet İnönü, vefatının ardından bakanlar kurulu kararı ile 28 Aralık 1973'te Anıtkabir'e defnedilmiştir. Mezar odası ise alt kattadır.

Barış Kulesi

             
Barış kulesinin içerisinde Atatürk'ün "Yurtta Barış, Cihanda Barış" ilkesini anlatan kabartmalar bulunmaktadır. Kabartmalarda çiftçilik yapan köylüler ve onların yanlarında kılıç tutan bir asker onları korur vaziyette bir kompozisyon sergilenmektedir. Bu asker kahraman Türk ordusunu sembolize etmektedir. Kabartma Nusret Suman'ın eseridir.

Kulenin içerisinde Atatürk'ün 1935-1938 yılları arasında kullandığı Lincoln marka tören ve makam arabaları sergilenmektedir.

Tören Meydanı

             
Tören meydanı 129 x 84,25 metre boyutunda olup 15.000 kişi kapasitelidir. Zemini siyah, kırmızı, beyaz ve sarı traverten taşlardan oluşan 373 adet halı ve kilim deseni ile süslenmiştir.

Başkomutanlık Meydan Muharebesi Kabartması

             
Anıtkabir'in sol kısmında Başkomutanlık Meydan Muharebesini anlatan büyük bir kompozisyon bulunmaktadır. Kompozisyonun solunda yer alan bir köylü kadın, bir erkek çocuk ve bir attan oluşan grup Türk milletinin savaşa hazırlık dönemini anlatmaktadır. Sonraki bölümde Atatürk bir elini ileri uzatmış "Ordular ilk hedefiniz Akdenizdir, İleri" diyerek Türk ordusuna hedef göstermektedir.

Öndeki melek, Ata'nın emrini borusu ile uzak ufuklara iletmektedir. Sonraki bölümde Ata'nın emrini yerine getiren Türk ordusunun yaptığı fedakarlıkları ve kahramanlıkları anlatılırken vurulup düşen bir askerin elindeki bayrağı kavrayan bir yiğit ile siperde ellerinde kalkan ve kılıçlı bir asker Türk ordusunu sembolize etmektedir.

En sağda ise elinde Türk bayrağı ile Türk ordusunu çağıran zafer meleği bulunmaktadır. Kabartma Zühtü Müridoğlu'nun eseridir.

Sakarya Meydan Muharebesi Kabartması

             
Anıtkabir'in sağ kısmında Sakarya Meydan Muharebesini anlatan büyük bir kompozisyon bulunmaktadır. Kompozisyonun en sağında bir genç, iki at, bir kadın ve bir erkek bulunmaktadır. Bunlar savaşın ilk dönemlerindeki düşman saldırıları karşısında evlerini bırakıp yurt savunması için yollara düşen Türk halkını sembolize eder. Sağdaki erkek olan genç arkaya dönmüş sol elini kaldırıp, yumruğunu sıkarak düşmanlara; "Birgün döneceğiz ve öcümüzü alacağız" demektedir.

Bu üçlü grubun önünde çamura batmış bir araba, çabalayan atlar, tekerleği döndürmeye çalışan bir erkek ve iki kadın ile ayakta bir yiğit bulunmaktadır. Bir kadın diz çökmüş ve o yiğite bir kılıç sunmaktadır. Bu grup figürleri savaşın başlamadan önceki kısmını temsil etmektedir.

Bu grubun sonunda yere oturmuş iki kadın ve bir çocuk, düşman istilası altında Türk ordusunu bekleyen halkı temsil etmektedir. Bu halkın üzerinden uçarak Başkomutan Mustafa Kemal'e çelenk sunan bir zafer meleği bulunur.

Kompozisyonun en sonunda yere oturan kadın "Vatan Ana"yı, diz çöken genç Sakarya Meydan Muharebesini kazanan Türk ordusunu, meşe ağacı ise zaferi simgelemektedir. Kabartma İlhan Koman'ın eseridir.

Mozole ve Törenler


                     
Anıtkabir'in en önemli bölümü olan mozole'ye çıkan 42 basamaklı merdivenlerin ortasında 'hitabet kürsüsü' yer almaktadır. Mermer kürsünün tören meydanına bakan kısmında Atatürk'ün "Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir" sözü yazmaktadır. İçeriye girilen kısımda ise solda Atatürk'ün Gençliğe Hitabesi ve sağda Onuncu Yıl Nutku yazılıdır. Harfler taş kabartma üzerine altın yaldızla yazılmıştır.


Tören ziyaretine katılacaklar ziyaretten 15 dakika önce merdivenlerin önünde tören düzeni alırlar. Ziyaretçilerin başkanı, sembolik çelengi askerler eşliğinde taşır ve siren sesi ile bir dakikalık saygı duruşu yapılır. Saygı duruşunun ardından İstiklal Marşı okunur, çelenk mozoleye koyulur ve gruplar 6'şarlı şekilde Mozele'den ayrılırlar.

Atatürk'ün mezarı Mozole'nin 7 metre altındaki mezar odasında bulunmaktadır.

Mezar Odası


Anitkabir-Mezar-Odasi-Kapisi  
Anitkabir-Mezar-Odasi
                                     
Atatürk'ün naaşının bulunduğu mezar odası Atatürk ve Kurtuluş Savaşı Müzesi kısmında bulunmaktadır ve halka kapalıdır. Mezar doğrudan toprağa katılmış olup Selçuklu ve Osmanlı mimari stilinde sekizgen planlıdır. Piramidal külahlı, tavanı geometrik motifli mozaiklerle süslenmiştir. Zemin ve duvarlar siyah, beyaz ve kırmızı mermerlerle kaplanmıştır. Mezar odasının ortasında kıble yönünde kırmızı mermer sanduka bulunmaktadır. Mermer sandukanın çevresinde Türkiye'nin her şehrinden, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nden ve Azerbaycan'dan gönderilen toprakların bulunduğu pirinç vazolar bulunmaktadır.

Atatürk ve Kurtuluş Savaşı Müzesi


Anitkabir-Ataturk-Muzesi           
Anıtkabir şeref holünden girişi olan kapalı alan Anıtkabir'in projesinde müze olarak düzenlenmiştir. Müze 21 Haziran 1960'da ziyarete açılmıştır. Burada Atatürk'ün bal mumundan heykelleri, kullandığı şahsi eşyaları, giysileri, madalyaları, nişanları, kitap koleksiyonları ve kendisine hediye edilen eşyalar sergilenmektedir.

Genelkurmay Başkanlığı tarafından müzeye son dönemde yeni kısımlar eklenmiş ve Atatürk'ün katıldığı savaşlar ve bu savaşların 3 boyutlu gösterimi hazırlanmıştır.

Müzede Atatürk devrimlerinin anlatıldığı bir bölüm de bulunmaktadır. Müze'nin orta kısmında Anıtkabir'in en gizli odası olan Mezar odası bulunmaktadır. Müzenin son kısmında ise kütüphane ve Anıtkabir hediyelik eşya bölümü mevcuttur.

Saygı Nöbetçileri


Anitkabir-Saygi-Nobetcileri   
Anitkabir-Saygi-Nobetcileri      
Ve işte Anıtkabir ruhunu yaşayan ve yaşatan canlı kahramanlar; Anıtkabir saygı nöbetçileri.. Onlar Türk milletinin göz bebeği olan bu manevi mekanın bekçileri.. Atamızın kutsal emanetini bekleyen saatlerce kılını bile kıpırdatmadan nöbet tutan aslanlar.. Bir çoğumuzun "acaba iğne ile mi bu şekilde duruyorlar?" dediği, fakat hareketsiz durmalarının sebebinin iğneler değil de Atatürk'e duydukları sevgi olan asker kardeşlerimiz.. Anıtkabir'e her gittiğimizde sizleri gururla izliyoruz..

Anıtkabir Ziyaret Gün ve Saatleri

* Anıtkabir hergün saat 09:00-17:00 saatleri arasıziyarete açıktır.
   Anıtkabir : (0312) 231 28 05

***

Bitirirken...

Evet geldik yazımızın sonuna.. Bu bir gezi yazısından daha çok Anıtkabir'e gitmeyen vatandaşlarımıza bir kaynak, bir bilgilendirme ve bir özendirme yazısı oldu daha çok.. Bu yüzden hiçbir bilgiyi kaçırmamak adına kendi bilgimin yanı sıra birkaç kaynaktan destek alarak bu yazıyı oluşturup sizlere sundum..

Hep söylediğim gibi, bu ülke toprakları üzerinde yaşayan bir Türk 2 yere kesinlikle gitmeli..

1-Anıtkabir 2-Gelibolu

Buralarda yaşayacağınız manevi duyguları bu ülkenin hiçbir yerinde yaşamanız mümkün değildir.. O yüzden herkesin kesinlikle Anıtkabir ve Gelibolu'yu canlı görmeleri ve buradaki duyguları yaşamalarını tavsiye ediyorum..

Anıtkabir Krokisi - Anıtkabir Gezi Haritası

Anitkabir-Krokisi-Gezi-Haritasi

Anıtkabir Nerede?



***

Anıtkabir bugün biz Türk milleti ve bütün dünya milletleri için Mustafa Kemal Atatürk'ün mezarı olmaktan daha büyük bir anlam taşıyor. Bu görkemli yapı, büyük emeklerle kurulan Türkiye Cumhuriyeti'nin varoluş mücadelesini tüm ihtişamıyla anlatıyor ve 
sonsuza kadar anlatmaya da devam edecek!

"Benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır. Fakat, Türkiye Cumhuriyeti 
ilelebet payidar kalacaktır"

Mustafa Kemal ATATÜRK

 Gezenti-Caner-Celik-Anitkabir           
Anıtkabir'den Sevgilerle..

Teşekkürler
Anıtkabir Komutnlığı Ankara


Caner ÇELİK

Kaynak : Wikipedia, Anitkabir.org, Anitkabir.tsk.tr, Anitkabir.com.tr
Fotoğraflar : Caner ÇELİK, Anitkabir.org, Anitkabir.tsk.tr, Anitkabir.com.tr

Bu Yazılar da İlginizi Çekebilir
----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Gezilerim sırasında anlık paylaşımlarımı yazılardan önce İnstagram'dan yapıyorum. Dilerseniz İnstagram Hesabımı takip edebilirsiniz. Ayrıca Facebook Sayfamdan da paylaşımlarımı takip edebilirsiniz.

Yazı hakkındaki fikir ve görüşlerinizi yazının altına yorum yaparak paylaşırsanız çok sevinirim. Ayrıca bölgeye gezi planı yapacaklar sorularını paylaşabilirler. Elimden geldiğince yardımcı olmaktan zevk duyarım. Beğendiğiniz yazıları lütfen sosyal medya hesaplarınızda paylaşınız. Teşekkürler :)

Bu yazıda Anıtkabir özellikleri, Anıtkabir nerede, Anıtkabir nasıl gidilir, Anıtkabir kroki, Anıtkabir gezi planı, Anıtkabir tarihi, Anıtkabir gezi notları, Anıtkabir rehberi,  Anıtkabir ziyaret saatleri, Ankara gezilecek yerler, Ankara görülecek yerler, Ankara gezi notları, Ankara rehberi konularına yer verdik. Umarım beğenmişsinizdir.  

Bütün Gezi Yazılarım

Takip İçin
   
Bu Yazıyı Paylaş:  Facebook Twitter Google+

Altın Renkli Kumu ile 'Sedir Adası - Cleopatra Plajı'

Sedir-Adasi-Gezenti-Caner-Cleopatra-Plaji 

Bugün Gökova Körfezi'nin parlayan güneşi Sedir Adası ve adanın içerisinde bulunan dünyaca ünlü altın renkli kumu ve turkuaz deniziyle Cleopatra Plajı'ndayız.. Marmaris, Akyaka, Gökova ve Bodrum bölgesinin en önemli turizm noktalarından biri olan Sedir Adası, bu bölgede görmeden dönmemeniz gereken yerlerin başında geliyor.

Sedir Adası

Sedir Adası günümüzde üzerinde yerleşim bulunmayan, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından ören yeri olarak belirlenmiş bir adadır. İçerisinde bulundurduğu Cleopatra Plajı ve adanın üst kısmındaki "Cedrai" antik kenti ile yaz sezonunda her gün binlerce turistin ilgi odağı olmaktadır. 

Sedir-Adasi-Fotoraf                               
Bildiğiniz gibi ülkemizde ören yerlerine giriş ücretleri bulunmaktadır. Sedir Adasına giriş de ücretlidir. Ada girişindeki gişeye 20 TL ödeyerek biletle giriş yapabilirsiniz. Bunun yanı sıra Müzekart sahibiyseniz adaya ücretsiz olarak giriş yapabilirsiniz.

Sedir-Adasi-Girisi                             
Ada girişindeki gişeyi geçip tahta parkur üzerinde yaklaşık 50 metre yürüdüğünüzde Sedir Adası'nın en önemli noktası olan Cleopatra Plajını görürsünüz.

Cleopatra Plajı

Cleopatra-Plaji                             
Sedir Adası'na ilk defa gelenler ilk olarak burada tanışırlar bu eşsiz kumsalla. Buradaki denizin turkuazlığını ve kumun altın rengini görünce kimse gizleyemez şaşkınlığını..

Ege denizi'nin bu güzel ve küçük kumsalı bir aşk hikayesine konu olmuştur tarihten;

Günlerden birgün Mısır Kraliçesi güzeller güzeli Cleopatra ile sevgilisi büyük kumandan Romalı Antoius'un yolları bu adaya düşmüş. Burada bol bol denize girip aşklarını tazelemişler. Fakat bu muhteşem adada tek şey eksikmiş; bir kumsal.. 

Bnun üzerine Cleopatra bu durumu sevgilisi Antonius'a anlatmış. Antonius ise Mısır'dan tam 60 gemiyle kum getirtip sevgilisinin  ayaklarına sermiş bu güzel kumsalı.. Böylece Bu güzel ada, güzel bir plaja sahip olmuş..

İnsanlara böyle turistik noktalarda bu tarz hikayeler anlatmak adettendir. Bu hikaye de Cleopatra Plajı ile birlikte yıllarca anılmaktadır. Bu hikaye aynı zamanda bu kumsala "Cleopatra Plajı" adının verilmesine sebep olmuştur. Hatta birçok yerde turistlere (özellikle ruslara) burası "Cleopatra Adası" olarak sunulmaktadır. 

Not 1: Ruslar "Cleopatra" ile anılan bir yer duyduklarında kendilerinden geçerler :) Bkz: Cleopatra Plajı, Cleopatra Hamamı, Cleopatra Çeşmesi, Cleopatra falanı, filanı...

Not 2: Bu hikayeyi buraya yıllarca getirdiğimiz Türk misafirlerine anlattığımızda birçok aile kavgasına sebep olduk. Antonius'un hikayedeki jestini ciddiye alan ablalarımız, teyzelerimiz, yengelerimiz eşlerine ortalama 30 dakika türen tripler attılar.. "Faruk bak duy duy elin oğlu Cleopatra'ya 60 gemiyle kum getirsin, sen bana bir çiçek dahi alma, Öküz!" gibi cümleleri çok defa duyduk :) Tabi biz bu hikayenin uydurma olduğunu anlatmaya çalıştıysak da hikaye kana karıştı bi defa kurtuluş yok.. :)

Evet dönelim tekrar Cleopatra plajına...

Cleopatra-Plaji-KumuBurası hikayesiyle ünlü olduğu kadar kumu ve kumunun kimyasal özelliği ile de çok ünlenen bir plaj. Kumu avucunuza aldığınızda birbirinin aynı boyutta ve yuvarlak renkte olduğunu görürsünüz. Ayrıca kumun kendi kendine üreme özelliğinin olması da şaşırtıcı bir özellik. Kumun en belirgin özelliklerinden biri de yanıcı özelliğe sahip olması. Çakmağı kuma çaktığınızda çıtır çıtır yandığını duyacaksınız. Karbonatlı çamurun bir çekirdek etrafında birikmesiyle oluşan bu kumların denize kattığı mükemmel renk görülmeğe değer.

Ve en önemlisi bu kumun Türkiye'de eşi benzeri nin olmayışı.. Dünyada ise sadece burası hariç tek yerde bulunuyor o da Mısır'ın İskenderiye şehrinde.. Tabi bu kadar önemli bir kum küçücük bir alanda büyük bir titizlikle korunuyor.

Hemde öyle bir korunuyor ki kumsalın olduğu asıl kısma girmeniz yasak.. Kumsal, önüne çekilmiş ipten bir şeritle denizden ayrılmış. Bu kısıma girdiğinizde kuma dokunabiliyorsunuz, elinize alabiliyorsunuz fakat ipi diğer kısmına geçip kumun üzerine yayılıp yatamıyorsunuz, kumun üzerinde yürüyemiyorsunuz. Hatta bu plaja ayakkabı, terlik, şezlong, havlu gibi şeyleri kesinlikle sokamıyorsunuz. Burada sadece plajın ön kısmında oturup denizde yüzebiliyorsunuz.

                                  
Buradan çıkarken de bazı kurallar var. Çıkarken kesinlikle bu kumu yanınızda götüremiyorsunuz. Ayrıca üzerinize yapışan kum taneleri bile düşünülmüş. Plajın iki tarafındaki duşlara girip üzerinizdeki kum tanelerini de döküp orada bırakmak zorundasınız. Peki bunların yaptırımını kim sağlıyor diyeceksiniz? Cleopatra Plajı'nın yanında güvenlik kulübesinde gün boyunca nöbet tutan güvenlikler sağlıyor. Ağzındaki düdük orada bütün gün duruyorlar. Siz biraz kuma doğru yaklaşın, hemen ofsayta düşmüş gibi hemen düdük sesi geliyor :)


Plajda şezlong, şemsiye yasak olduğundan, plajın arka kısmında bulunan taş setlerin arkasındaki alanda bulunan şezlonglarda ücretsiz olarak güneşlenebilmeniz mümkün. Ayrıca şemsiyeleri de ücretsiz olarak kullanabilirsiniz. 

Sedir Adasında plajın arkasında bulunan ufak bir büfeden burada olduğunuz süre boyunca bazı ihtiyaçlarınızı karşılayabilirsiniz. Büfede tost, çay, meyve suyu, bisküvi, kraker gibi ürünleri bulmanız mümkün. Fakat sigara tiryakilerine buraya gelmeden yanlarında sigaralarını unutmamalarını tavsiye ediyoruz, çünkü büfede sigara satılmıyor..

Cleopatra-Plaji-Sezlonglar

Kedrai (Cedrai) Antik Kenti

Sedir Adasında yapabilecekleriniz sadece deniz, kum, güneş ile sınırlı değil. Eğer tarihten  ve antik kentlerden hoşlanıyorsanız ada üzerinde Cleopatra Plajından yaklaşık olarak 200 metre uzaklıkta bulunan Kedrai Antik kentini de gezebilirsiniz. Antik kentte Agora (şehir merkezi), antik tiyatro, nekropol (mezarlık), Apollon kutsal alanı, sur duvarları, su sarnıçları, büyük kilise ve küçük kilise kalıntıları günümüze ulaşmış olup bunları görmeniz ve fotoğraflamanız mümkündür. 

Cedrai, latince anlamı Sedir'dir. Adanın ismi de buradan gelmektedir. Fakat adada bir tane bile sedir ağacı bulunmamaktadır. Adanın tamamı zeytin ağaçları ile kaplıdır. 

Buraya ilk yerleşenler Dor'lardır. Daha sonra Grek, Pers, Helen, Roma ve Bizans çağlarında kesintisiz yerleşim görülmüştür. Kent, M.Ö. 400'lü yıllarda Karia birliğine katılmıştır. Antik çağda adanın kara ve deniz ticaret yolları üzerinde bulunması nedeniyle Karia bölgesinin en  önemli şehirlerinden biri olmuştur. Atina-Sparta savaşında Atina birliği içerisinde bulunan şehir, savaşta Atinalıların yenilmesi üzerine Spartalı askerler tarafından yağmalanıp halkı esir pazarında satılmıştır. Bu tarihten sonra şehir tüm ticari işlevini kaybedip küçük bir yerleşim haline dönmüştür.

Yerleşimler adanın doğusundaki küçük ve yuvarlak tepe üzerinde olmuştur. Denize açılan batı tarafında hemen hiç yerleşim yoktur. Doğudaki yerleşim düzgün kesme taşlarla örülmüş ve çok sayıda kule ile destekli güçlü bir surla korunmaktadır. 

Adanın en çekici kısmı olan kuzey yamaçtaki tiyatro iyi korunmuş durumdadır. Ada yerleşimine oranla büyük sayılabilecek bu tiyatroda çeşitli toplantılar, tiyatro ve spor müsabakaları yapıldığı ele geçen Dor kitabelerinde görülmektedir.

Sedir-Adasi-Antik-Tiyatro
Sedir-Adasi-Antik-Tiyatro
Sedir-Adasi-Antik-Tiyatro

Apollon kutsal alanının olduğu bölgede bulunan birçok bulguda yılan figürlerine rastlandığı için buranın Apollon için yaptırıldığı düşünülmektedir. Yılan figürü antik çağ boyunca Apollon ile ilişkilendirilmiştir.

Sedir-Adasi-Kalp-Seklindeki-Kayalar

Kalp şeklinde bu kayalar Apollon tapınağının dört ayrı köşesinde bulunduğu söyleniyor. Üç tanesini tapınak içerisinde görmek mümkün fakat sonuncusu kayıp. Bu kayalar sevgiyi ifade ediyor ve buraya gelen ziyaretçilere üzerinde oturup dilek dilediğinizde kabul olacağına inanılıyor. Bu durum tabiki bu kayaları adanın en ilgi çekici objelerinden biri haline getiriyor. Bayılırız değil mi böyle şeylere? :)

Sedir-Adasi-Manzara
Sedir-Adasi-Su-Sarniclari

Su sarnıçlarında yağmur suları biriktiriliyor ve ada halkının kullanımı için muhafaza ediliyordu. 

Sedir Adasını tamamiyle gezmek isterseniz aşağıdaki ada plan size yardımcı olacaktır.

İskele - Cleopatra Plajı - Agora - Tiyatro, Nekropol - Apollon Kutsal Alanı - Şehir Surları ve Su Sarnıçları güzergahında gezmenizi tavsiye ederim. Geri dönüşte ise Büyük Kilise ve Küçük Klise'yi görebilirsiniz.

Sedir-Adasi-Ada-Gezi-Plani

Antik kenti gezerken sandalet ya da yürüyüş ayakkabıları giymenizi tavsiye ederim. Terlikle gezerken zorlanabilirsiniz.

Sedir Adasına Nasıl Ulaşılır?

Sedir Adasına gitmenin iki yolu vardır. 

- İlki Çamlı iskelesinden kalkan tur tekneleri ve dolmuş teknelerdir. Çamlı iskelesinden sürekli olarak Sedir adasına ulaşabileceğiniz dolmuş tekneler mevcuttur. Dolmuş teknelerin ücretleri ise 5 TL'dir (ücretler 2014 yaz sezonu ücretidir). Ayrıca yine Çamlı limanından saat 10.30 civarında kalkan gezi tekneleriyle de Gökova'da gün boyunca tekne turu yapıp turun bir kısmında Sedir Adası'na uğrama şansınız bulunmaktadır. Marmaris'ten Çamlı Limanına yaz sezonunda yarım saatte bir minibüsler mevcuttur.

- Sedir Adasına gitmenin ikinci yolu ise Akyaka'dır. Akyaka'dan kalkan gezi tekneleri de gün boyunca Gökova'da turlar yapmakta ve turun bir kısmında Sedir Adası'na uğramaktadırlar. Akyaka'dan kalkan günlük tur teknelerini tercih ederseniz Gökovalı Gezi Tekneleri'ni tavsiye ederim. Gökovalı gezi tekneleri sahipleri Dağlar bey ve Mustafa Kemal bey işlerini çok iyi yapmaktadırlar. Gittiğinizde selamımı da söylerseniz sevinirim :)

Sedir-Adasi-Nasil-Gidilir-Nasil-Ulasilir

Ayrıca Marmaris'ten kalkan turlarla otelinizden alınarak Gökova Körfezindeki tekne turlarına katılma ve Sedir Adasını görme şansına sahipsiniz. Bu turlara katılmak için benimle iletişime geçebilirsiniz. Aşağıdaki bannerı bulunan web sitesinde Marmaris Çevre Gezileri hizmetini bizzat vermekteyim. Sitede bulunan Cleopatra Tekne Turunu inceleyebilirsiniz. 

                               
Sedir-Adasi-Fotograf

Sedir Adasından sevgilerle...

Caner ÇELİK

Bu Yazılar da İlginizi Çekebilir
hisaronu-tekne-turu
----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Gezilerim sırasında anlık paylaşımlarımı yazılardan önce İnstagram'dan yapıyorum. Dilerseniz İnstagram Hesabımı takip edebilirsiniz. Ayrıca Facebook Sayfamdan da paylaşımlarımı takip edebilirsiniz.

Yazı hakkındaki fikir ve görüşlerinizi yazının altına yorum yaparak paylaşırsanız çok sevinirim. Ayrıca bölgeye gezi planı yapacaklar sorularını paylaşabilirler. Elimden geldiğince yardımcı olmaktan zevk duyarım. Beğendiğiniz yazıları lütfen sosyal medya hesaplarınızda paylaşınız. Teşekkürler :)

Bu yazıda Sedir Adası, Cleopatra Plajı, Sedir Adasına Nasıl Gidilir, Sedir Adasına Nereden Gidilir, Sedir Adası Giriş Ücretleri, Cleopatra Plajı Nerede, Cleopatra Plajı Nasıl Gidilir, Gökova Tekne Turu, Akyaka Tekne Turu, Sedir Adası Tekne Turu konularına yer verdik. Umarım beğenmişsinizdir.  

Bütün Gezi Yazılarım

Takip İçin
   
Bu Yazıyı Paylaş:  Facebook Twitter Google+

En Çok Okunanlar